<data:blog.title/>

<data:blog.pageName/>-<data:blog.title/>









12 Mayıs 2012 Cumartesi

Elektrik tesisatından kablosuz internet!



TP-LINK, ev ve iş yerlerinde istenilen herhangi bir noktaya internet bağlantısını elektrik tesisatı üzerinden 200 Mbps hızında aktaran ve aktarılan noktada yayınlanan kablosuz ağ ile paylaşım olanağı sunan TL-WPA281 Kablosuz Powerline adaptörlerini üretti.
TP-LINK standart, güvenli, kesintisiz yüksek hızda bağlantı isteyenler, internet bağlantısı için kullandıkları mevcut kablosuz cihazların arka odalardaki sinyal zayıflığından şikayetçi olanlar için elektrik tesisatı üzerinden 200 Mbps hızında internet bağlantısını her odaya taşıyabileceğiniz, taşınan noktada da kablosuz olarak bu bağlantıyı paylaştırabileceğiniz “Kablosuz N Genişletici ‘Powerline Adaptörü” TL-WPA281’i üretti.
TL-WPA281, Elektrik hattı üzerinden 200 Mbps’e varan aktarım ve 300 Mbps’a kadar Kablosuz N Paylaşım hızıile HD veya 3D video seyretmek, online oyun oynamak, yüklü dosyaları hızla indirmek, internet üzerinden telefongörüşmeleri yapmak ve diğer  multimedya uygulamalardan kaliteli  bir şekilde yararlanmak isteyenlere  kesintisiz performans sunuyor.
Her noktaya internet : Gelişmiş Home Plug AV teknolojisi ile TL-WPA281, elektrik hattı üzerinde 300 metre kablo mesafesi içerisinde, 8 ayrı adaptöre  200Mbps'yekadar yüksek data transfer hızı sunuyor. Aktarım noktasında da sağlanan bağlantıyı 300 Mbps’a varan kablosuz N hızlarında paylaştırabiliyor.
Kısa sürede şifreleme: Cihaz,elektrik hattı üzerinden güçlü AES şifreleme ile çok kısa sürede şifrelemeyi tamamlıyor ve  IPTV, set-top box, oyun konsolları, Ağ depolama cihazları, bilgisayarlar, Smart Tv ve diğer network aygıtlarının ağa güvenli bağlanmasına olanak tanıyor. Sistemin güvenliği sağlamak için sadece adaptörlerin üzerindeki ‘’Pair(Eş)’’ düğmesine basarak saniyeler içerisinde 128 bit AES şifreleme oluşturmak yeterli.

Kablosuz güvenliği: Uzak odada prize takılan TL-WPA281’in elektrik hattı üzerinden aldığı internet bağlantısını paylaştırmak için yaptığı kablosuz yayına bağlanacak kullanıcıların güvenliği için en güncel kablosuz ağ şifrelemeleri olan WEP, WPA/WPA2, WPA-PSK/WPA2-PSK desteği adaptörde bulunmaktadır.
Kolay kurulum: “TL-WPA281KIT” adıyla sunulan ürün, 1 adet kablosuz TL-WPA281 ve 1 adet TL-PA211 Adaptör içeriyor. TL-PA211; internet bağlantısını sağlayan kaynak cihazına (Modem) veya buna bağlı olan bir ağ cihazına (Ap, Router,vb) kablo ile bağlandıktan sonra yakındaki bir prize, TL-WPA281 de; bağlantıyı aktarmak istediğiniz odadaki prize takılıyor. Adaptörler takıldığı anda elektrik tesisatı üzerinden birbiri ile buluşuyor ve internet bağlantısı sağlayan kaynak cihazına bağlı adaptör üzerinden internet ağı kurulmuş oluyor. Bundan sonra yapılacak tek şey uzak odadaki TL-WPA281’e cihazınızı kablolu veya kablosuz olarak bağlamak. Ayrıca her ikiadaptördeki 'Pair' düğmesine basarak elektrik hattı üzerinden adaptörler arasındaki giden trafiği şifreleyerek güvenli hale getirebilirsiniz.
Yüksek verimlilik: Çoklu medya optimizasyonu sağlayan QoS ( Quality of Service) özelliği ile de online oyun, video seyretme,  VoIP aracılığıyla konuşma yapma, dosya indirme gibi farklı uygulamalar aynı anda verimliliği düşürmeyecek şekilde kullanılabiliyor.

TP-LINK Ülke Müdür Yardımcısı Ali Dinçer, 2011 yılı içerisinde Batı Avrupa’da aylık satış ortalamasının 100 binin üzerinde olduğunu, Türkiye’de de ilginin her geçen gün yükseldiğini söyledi.
Dinçer, Elektrik prizi bulunan her noktaya çok çabuk ve güvenli kurulum sağlayan TL-WPA 281’in, TP-LINK tarafından 1000 Ar-Ge mühendisi ile yaratılan ileri teknolojinin ürünü olduğunu ve en uygun fiyat-performans dengesi ile Türk kullanıcısının beğenisine sunulduğunu söyledi.
Ali Dinçer, TP-LINK’in, Türkiye’de 2011 yılında distribütörler aracılığıyla 840 bin adet kablolu-kablosuz ağ ürünü satışı gerçekleştirdiğini ve bir önceki yıla göre cirosunu yüzde 70 oranında arttırdığını belirterek, “ TP-LINK araştırma kuruluşu In -Stat’ın rakamlarına göre de Kablosuz (WiFi) Ağ Donanım Çözümleri Pazarı’nda 2011 yılının ilk9 ayında ( Üç çeyrekte) dünyada dağıtım kanalına en yüksek satışı gerçekleştiren teknoloji şirketidir. TP-LINK,  geliştirdiği ileri teknoloji ürünleri ile 2012 yılında da Türkiye ve dünyada lider olduğu alanlarda konumunu sağlamlaştırmaya devam edecektir” dedi.
TL-WPA 281’in bazı özellikleri ;

• Tak ve Çalıştır

• Elektrik tesisatı üzerinden uzak noktaya aktarılan internet bağlantısını kablolu/kablosuz paylaştırma imkanı

• Elektrik şebekesi üzerinden, 200Mbps'ye ulaşan hızlarda yüksek hızlı veri aktarımı

• Interneti paylaştıran TL-WPA281 adaptörde 300 Mbps’a varan kablosuz bağlantı hızları

• 'Pair' düğmesiyle elektrik hattı üzerindeki trafiği kolayca güçlü ile 128-bit AES şifreleme

• Online oyun oynama ve HD video aktarımını verimli bir şekilde karşılamak için  QoS özelliği

TP-Link Kablosuz N Genişletici Powerline Adaptörü TL-WPA281’in tavsiye edilen satış fiyatı KDV dahil 239 TL’dir

Windows 7'den 8'e geçiş!



MS, Windows 8'e yükseltme yolu mu sunacak?

Microsoft, Windows 7'li yeni bir PC alanlara Windows 8'e yükseltme yolu sunacak mı? İşte yeni iddia!


Microsoft'un Windows 7'li bilgisayar satın almak isteyenlere Windows 8'e yükseltmek üzere yollar sunmayı planladığı ortaya çıktı. Şirketin önceki Windows'larda da benzer yükseltme yolları sunduğu biliniyor.
Raporlara göre Windows 7'li bir PC satın alan müşteriler, bu sene çıkacak olan Windows 8 Pro'ya yükseltme imkanı bulacaklar. İddiaya göre bu program, 2 Haziran'da başlayacak. Windows 8 Pro'ya yükseltme, ücretsizolmayacak ve Windows 7'den yükseltmek için kullanıcının bir ücret ödemesi gerekecek. İddialara göre yükseltme programı, Ocak 2013'e kadar sürecek.
Windows 8 sonbahara kadar çıkmayacak olmasına rağmen, Microsoft'un programı PC satışlarının arttığı yaz ayları sırasında başlatmak istediği söyleniyor. Şirketten konu hakkında yapılan bir resmi açıklama, şimdilik bulunmuyor

11 Mayıs 2012 Cuma

Facebook'un kölesi misiniz?


Facebook bağımlılığının nedeni ne?

Facebook'a adeta köle olmuş olabilir misiniz? Bu testi çözün, cevabı kendiniz görün...


University of Bergen'den Dr. Cecilie Schou Andreassen, bazı kullanıcıların neden Facebook'a kronik bir biçimde bağlandığı hakkındaki teorisini açıkladı.
Andreassen'a göre Facebook bağımlılığı en çok daha genç kullanıcılar arasında gerçekleşiyor ve daha çok kendini sosyal olarak güvensiz veya tedirgin hisseden kişileri sarıyor. Çünkü bu kullanıcılar, yüz yüze konuşmaktansa sosyal medyadan iletişim kurmayı tercih ediyorlar.
Daha organize ve daha "arzulu" insanların Facebook'a bağımlı olma ihtimali ise daha düşük, zira bu kişiler Facebook'u işlerinin ve ağlarının bir parçası olarak kullanıyorlar. Andreassen, kadınların Facebook'a bağlı olma ihtimallerinin daha çok olduğunu da söylüyor. Bunun nedeninin ise dışa dönüklük olduğu söyleniyor.

Peki siz bir Facebook tiryakisi misiniz?

Andreassen, 6 temel kritere göre bir Facebook bağımlılığı ölçeği meydana getirmiş. Puanlamanız, aşağıdaki öğelerin sayısına göre hesaplanıyor: (1) Çok nadir, (2) Nadir, (3) Bazen, (4) Sık sık, (5) Çok sık. 4 ve 5 puanları, Facebook'un tiryakisi olduğunuz anlamına gelebiliyor.
- Facebook'u çok sık düşünüyor ve onu nasıl kullanacağınızı planlıyorsunuz.
- Facebook'u giderek daha çok kullanmak istiyorsunuz.
- Kişisel sorunlarınızı unutmak için Facebook'u kullanıyorsunuz.
- Facebook'u kullanmayı bırakmak istediniz, ancak bunu başaramadınız.
- Facebook'u kullanmanız yasaklandığında huzursuz ve dertli oluyorsunuz.
- Facebook'u o kadar çok kullanıyorsunuz ki işinizi ve derslerinizi olumsuz etkiliyor.

iPhone 5'ten haber var!


iPhone 5'i haziran ayında görmeyi bekleyenler... Bu haber en çok sizi ilgilendiriyor...

Apple'ın Haziran ayı ortalarında düzenleyeceği etkinlikte iPhone 5'in duyurulması bekleniyordu; ancak Digitimes'ın iPad ve iPhone'ların üretiminin yapıldığı fabrikalardan aldığı bilgiye göre yeni iPhone ve iPad'ın çıkışı en erken yaz sonu gibi görünüyor.
7 inç'lik bir ekranı olması beklenen ve isminin mini iPad olacağı düşünülen yeni cihazın dışında iPhone 5'in de yine Eylül veya Ekim aylarında ortaya çıkması kuvvetle muhtemel... Ancak iPhone 5 dediğimize bakmayın; henüz yeni telefonun isminin iPhone 5 olacağına dair kesin bir bilgi yok; özellikle iPad 3 olarak lanse edilmeyen ve yeni iPad şeklinde tanıtılan Apple'ın son tabletini gördüğümüzde iPhone 5 konusunda emin olamıyoruz.
Yeni iPad'in 7 inç'lik olacağı da aslında resmi bir bilgi değil ve o yönde çıkan söylentilerden çıkan bir yorum...
En iyisi mi bekleyelim ve Apple'ın yeni oyuncağına hep beraber şahit olalım...

8 Mayıs 2012 Salı

İnternette HTML5 devrimi



Şu anda hayal etmesi zor ama bir zamanlar internet siteleri sadece basit metinlerden ibaretti.
İnternet tasarımcıları müşterilerinin büyük bir kısmının yavaş internet bağlantıları olduğunu ve beklemeye pek de tahammülleri olmadığını biliyordu.

Tek bir siyah beyaz görüntü bile kullanıcının sinirini bozmaya yetebiliyordu. Tabii yavaş yavaş ortaya çıktığı için.
Ancak bu durum modem hızları artmaya başladıkça değişti.
Artık tasarımcılar çok daha komplike multimedya öğeleri kullanıyor.
90'lı yılların ortasında kullanıma girdiğinde şu anda Adobe'ye ait olan Flash programı herşeyi değiştirdi.
İnternetteki animasyonlar, videolar ve grafikler bir anda çok daha kaliteli ve detaylı hale geldi.
Bugün HTML5 tüm kullanıcı ve tasarımcılar için heyecan yarattı.
Bu yeni HTML'de görsel seçenekler büyük oranda artmış ve siteler çok daha dinamik.
İnternet son günlerde çok uzun zamandır olmadığı kadar hızlı gelişiyor.
Uygulama tasarımcıları çoktan HTML5'in sunduğu yenilikleri kullanmaya başladı.
Çalışmayan videolara son

New York merkezli video paylaşım sitesi Vimeop için çalışan Kevin Sweeney ''Eskiden internet sitesine video koyabilmek için Adobe Flash ya da Quick Time'a ihtiyaçduyuyorduk. Artık aracıya ihtiyacımız yok. HTML5 sayesinde videoları yazılımın içine rahatça yerleştiriyoruz'' dedi.
Bu aslında demek oluyor ki herhangi bir internet sitesinde bir türlü çalışmayan ve açılmak bilmeyen bir video ile karşılaşma olasılığımız artık çok az.
Ya da artık bir siteye bakmak için Adobe Flash'ın yeni versiyonunu yüklemek zorunda kalmayacağız.
iPod Touch, iPhone ve iPad kullanıcıları bu sorunu sık sık yaşıyorlardı.
Çünkü Steve Jobs Flash'ın Apple'ın işletim sistemlerinde çalışmasına izin vermiyordu.
Apple imparatorluğunun kullanıcılarına ulaşmak isteyen web siteleri artık HTML5 formatına geçebilecek ve Flash kullanımına gerek kalmayacağı için bu siteler rahatlıkla Apple ürünlerinden görüntülenebilecek.
Yeni ufuklar

Adaptive Web Design adlı kitabın yazarı Aaron Gustafson, HTML5'in dinamizmi sayesinde artık bilgisayarlar dışındaki internet bağlantılı aletlerde de kullanılmaya başlayacağını söylüyor.
Gustafson ''Artık buzdolaplarının dokunmatik ekranlarında çalışacak internet siteleri tasarlamak mümkün. Mesela yemek tarifi veren bir siteniz varsa bunun buzdolabı ekranında çalışmasını sağlayarak izleyicilerinize büyük kolaylık sağlayabilirsiniz'' diyor.
Google, HTML5'in en büyük destekçisi çünkü onun sayesinde reklam satışları artacak.
Google Docs yöneticisi Jeff Harris, HTML5 sayesinde sundukları servislerin tamamen değişeceğini söylüyor.

Harris ''Basit bir örnek verecek olursak bundan sonra masaüstünüzdeki bir dosyayı alıp Gmail hesanbınızın üzerine sürükleyerek onu eposta formatına dönüştürebileceksiniz. Bunu daha önce yapmak mümkün değildi çünkü HTML'in önceki versiyonları böyle bir işlemi yapamıyordu'' dedi.
HTML5 geçtiğimiz bir kaç yılda yaşanan İnternet tarayıcısı savaşlarının da ardındaki neden.
On yıl önce Chrome, Firefox ve Safari yoktu. Tek internet tarayıcısı olan Internet Explorer'da çok nasir olarak kendini yeniliyordu.
Bugün ise tarayıcılar HTML5'le gelen yeniliklere ayak uydurmak için sık sık kendini yenlilemek zorunda.
Şirketler HTML5'den memnun çünkü internet sitelerinin kullanımı cep telefonu ve tabletlerde yeni yazılım sayesinde çok kolaylaştı.
Daha önce internet siteleri bu gibi araçlarda çalışmayan şirketler mobil uygulamalar tasarlayan şirketlerle anlaşmak zorunda kalıyorlardı.
Bugün ise HTML5 sayesinde tüm internet siteleri tüm platformlarda hatasız çalışabiliyor.
Örnek olarak daha önce bir tasarım firması ile çalışarak bir iPad uygulaması geliştirmiş olan Financial Times gazetesi internet sitesini HTML5 kullanarak yeniden tasarladıktan sonra bu uygulamayı kullanımdan kaldırdı.
Peki Flash'a ne olacak?

Adobe Flash'ın yöneticisi Danny Winokur programın hala bir kullanım alanı olduğunu düşünüyor.
Winokur Flash sayesinde sadece oyun konsollarında görülen görüntü kalitesinin ve 3 boyutlu görüntülerin internet ortamına taşınabildiğini ve HTML5'in henüz bunu sağlayamadığını söylüyor.
Winokur ''Evet belki birgün HTML ile bu da yapılabilecek ancak henüz buna çok zaman var. Flash bundan böyle yüksek çözünürlüklü görüntülerin yayınlanmasında ve telif hakkı olan görüntülerin korunmasında kullanılacak'' dedi.
Tabii ki bütün bu değişimler doğru yapılırsa internet kullanıcıları yaşanan değişimin farkına bile varmayacak.

iPhone 5'den 15 beklenti!



iPhone 5'den beklediğimiz 15 yenilik!

Bazıları belki hiç gerçekleşmeyecek ancak iPhone 5'den bu 15 şey olsa hiç de fena olmaz!

Dünyayı değiştirir mi bilinmez, ancak yepyeni bir iPhone ile tanışacağımız günlere giderek yaklaşıyoruz. iPhone 5 deyince aklımıza ilk önce yenilenmiş, heyecan verici bir Apple tasarımı geliyor. Peki ondan başka hangi değişiklikleri beklemeliyiz? Bu yazımızda iPhone 5'den en çok beklediğimiz 15 özelliği sıraladık. İşte önemliden daha önemliye yeni iPhone'dan umduklarımız:
15. Micro HDMI çıkışı: HD video veya sesi TV'nize veya monitörünüze aktarabilmek için Apple'ın Digital AVaksesuarına ihtiyacınız var. Ancak bir çok Android'li cep, gayet uygun fiyatlı bir kabloyla bu işi görebiliyor.
Apple, iOS 5 ile AirPlay'e kablosuz akış yapmaya izin veriyor, ancak bunun için bir Apple TV'ye ihtiyacınız var.
14. Çıkartılabilir pil: Hayalimizde Apple'ın pili çıkartılabilen bir iPhone tanıtması var. Ancak bu, Apple'ın tasarım anlayışına ters ve muhtemelen gerçekleşmeyen bir hayal olarak kalacak.
13. Genişletilebilir depolama/MicroSD slotu: Bu da hayalini kurduğumuz, ancak gerçekleşmeyecek isteklerimizden bir tanesi.

12. Biyometrik güvenlik: Şart olmasa da parola girmek yerine parmağınızı ekrana dokundurarak telefon kilidini açmak, hoş bir geliştirme olurdu. Apple'ın böyle bir işleve yönelik bazı patentlere sahip olduğu biliniyor.
11. NFC (yakın alan iletişimi): Söylentilere göre Apple, iPhone'u bir ödeme aracı veya anahtar olarak kullanmanızı sağlayacak NFC teknolojisini entegre etmek üzere çalışıyor.
10. Daha fazla depolama alanı: iPhone 4S'in 64GB'lık bir sürümü var. Ancak bazılarımız için bu da yeterli değil.
9. Flash desteği: Apple'ın bunu gerçekleştirmeyeceği kesin gibi, ancak Flash desteğini istemeye devam etmemizde sanırız bir engel yok.
8. Mobil ağ üzerinden videolu sohbet: FaceTime, iPhone 4 ve 4S'de resmi olarak sadece Wi-Fi üzerinden çalışıyor. iOS 5'de ayarlardan FaceTime'ı mobil ağlarda etkinleştirmek mümkün. Ancak görünüşe bakılırsa mobil ağ sağlayıcıları, bu ayar üzerinde daha öncelikli bir denetime sahipler.
7. Dahili kablosuz şarj: Bugün telefonunuzu "kablosuz" olarak şarj etmek için, ayrı bir şarj kılıfı ve şarj yüzeyi satın almanız gerekiyor. Böyle bir özellik dahili olarak iPhone 5 ile gelmeyebilir, ancak en azından daha sonraki iPhone'lar için kablosuz şarjı umabiliriz.

6. Geliştirilmiş 3D grafikler: Apple, her yeni iPhone ile cebinin grafik özelliklerini geliştiriyor. iPhone 5'in yeni jenerasyon PowerVR çipiyle gelmesini bekliyoruz.
5. A6 işlemci: Daha hızlı bir işlemcinin Siri'yi, fotoğraf ve video yakalamayı ve diğer işlevlerini daha da hızlandıracağını düşünüyoruz. iPhone 5'de daha hızlı bir işlemci görme ihtimalimiz oldukça yüksek.
4. 4G uyumluluğu: Yeni iPad, 4G desteğiyle beraber geliyor. Ülkemizde LTE henüz kullanılmıyor ancak bir sonraki iPhone'un 4G LTE'yi destekleme olasılığı oldukçayüksek.
3. Daha iyi pil ömrü: iPhone 4S ile iPhone 4'ün pil ömrü birbirine oldukça yakın. Apple'ın her iPhone ile daha iyi bir pil ömrü sunduğunu düşündüğümüzde, bu alanda önemli bir geliştirme bekleyebiliriz.
2. Yeni tasarım: iPhone 4S, herkesin beklediği yeni tasarımı sunmuyordu. iPhone 5'in ise yeni bir tasarıma sahip olacağı neredeyse kesin.
1. Daha büyük ekran: Kullanıcılar arasında en çok dile getirilen isteklerden bir tanesi, şüphesiz daha büyük bir ekran boyutu. iPhone'u tek elle kullanabilmemize önem veren Apple'ın daha geniş bir ekranla karşımıza çıkıp çıkmayacağını merak ediyoruz.

7 Mayıs 2012 Pazartesi

Biyonik göz körlüğe son verdi!



İngiliz bilim adamlarının geliştirdikleri biyonik gözle iki kişi yıllar sonra görmeye başladı.

1500 ışık sensörü bulunan bir çipin gözün arkasına yerleştirildiği sistemi kullanan iki kişi yıllar sonra görmeye başladı. Uzmanlar “Bu yöntem görme sorunu yaşayanlara yardım edecek” açıklamasını yaptı.

Dünyanın saygın eğitim kurumlarından Oxford Üniversitesi’ne bağlı Göz Hastanesi’nde görme engelliler için büyük bir adım atıldı. Bilim adamları, 1500 ışık sensörü bulunan bir çiple çalışan ve görüntüyü elektrik sinyallerine dönüştürerek beyne aktaran sistemin başarılı bir biçimde çalıştığını açıkladı.
10 YIL SONRA GÖRDÜ
6 hafta önce bir operasyona giren görme engelli Chris James ve Robin Millar, nesneleri algılamaya ve ışığı hissetmeye başladı. 10 yıl önce geçirdiği rahatsızlık yüzünden görme yetisini kaybeden James, doktorların ameliyattan sonra biyonik göz taktığını belirterek “Sistemin çalışması için gerekli düğmeye doktorlar basınca her yeri ışık kapladı. Parlayan bir ampule bakıyormuş gibi hissettim” dedi.

Nesneleri algılamaya başladığını dile getiren James’in zamanla bu duruma alışacağı kaydedildi. James gibi gece körlüğü (RP) hastalığından muzdarip olan ve görme yeteneğini kaybeden Robin Millar da operasyon sonrasında biyonik göz sayesinde görmeye başladı. 10 saatlik bir operasyon sonrasında gözün arkasına yerleştirilen çip sayesinde görmeyi başaran iki İngiliz’den sonra benzer çalışmaların Almanya ve Çin’de de yapılacağı kaydedildi.
Powered By Blogger

Bu Blogda Ara

Popüler Yayınlar