<data:blog.title/>

<data:blog.pageName/>-<data:blog.title/>









1 Mart 2012 Perşembe

Microsoft, Windows Phone 8 işletim sistemini Sprint ile birlikte Snapdragon S4 platformu için deniyor olabilir

Microsoft'un Windows Phone işletim sistemine yeni özellikler, limitler ve pazarlar kazandırdığı Mango ve Tango güncellemelerinin ardından, yıl sonuna doğru gelmesi beklenen yeni güncelleme Apollo veya Windows Phone 8 olacak. Apollo güncellemesi önemli yenilikler getirirken yeni cihaz konfigürasyonları da belirlenmiş olacak.
Firmaya yakın kaynaklardan edinilen bilgilere göre Windows Phone mühendislik ekibi ve ABD'li Sprint operatörü 1.5GHz hızında çalışan çift çekirdekli Qualcomm MSM8960 yongada sistemi üzerinde Windows Phone 8 işletim sisteminin testlerine başladılar. Snapdragon S4 platformu Vellamo benchmark sonuçlarında Galaxy SII ve Droid 4 modellerini epey bir geride bırakmayı başarmıştı.
Sprint, Windows Phone 8 yüklü ve LTE uyumlu Nokia cihazlarını ABD pazarına sunmak için bir süredir girişimlerde bulunuyor. Firma geçen yıl HTC Arrive Windows Phone modelini piyasaya sürmüş ancak sonrasında herhangi bir Windows Phone cihazı tanıtmamıştı.
Snapdragon S4 yongasını taşıyan modelleri kısa süre sonra piyasada görebileceğiz. Ancak Microsoft görünüşe göre yarışa biraz daha geç katılacak.
Qualcomm firması da Microsoft'un yaptığı testleri doğruluyor. Uzun süredir Microsoft ile güçlü ilişkileri olan firma, Snapdragon'un kabiliyetlerini Microsoft'un kullanıma sunmaktan mutluluk duyacaklarını daha önce belirtmişti.
Microsoft'un bir süredir çift çekirdekli işlemcileri Windows Phone işletim sistemine getirmek için çalışmalarını devam ettiriyor ancak kesin bir tarih şu an için belli değil. Windows Phone 8 ile birlikte yılın son çeyreğinde S4 yongalı Windows Phone cihazlarını piyasada görmeye başlayabiliriz.

Bilgisayar radyasyonuna çözüm bulundu


Bilim insanlarının elektronik cihazların insan sağlığına olan zararları hakkında uyarıları devam ederken, bu soruna çözüm bir Japon ürününden geldi.
Pulse Clean isimli ürün bu konudaki arayışa getirdiği çözümlerin sadece telefonlarla sınırlı olmadığını kanıtladı.
Türkiye'de bilimsel otoritelerin raporlarına sahip olan Pulse Clean, bilimsel raporlara bir yenisini de Japonya'dan kattı. Pulse Clean, sağlıklı iyonlar olarak da bilinen Hydroxyl iyonlarını bulunduğu çevreye yayarak pozitif iyon radyasyonunu nötralize ediyor. Elektromanyetik radyasyon tehlikesine karşı önlem alınması gerekirken, alınmaması durumunda, radyasyon tehlikesi çocukları ve aileleri ciddi şekilde kanser ve benzeri hastalıklarla karşı karşıya kalmaya sebep olmaktadır. Biyomedikal mühendisliği raporlarına göre 10 yıldır cep telefonu kullanıcısı olan her insanda kulak içi tümörü oluşmuş durumda. Elektronik kirliliğe çözüm getirilmediği takdirde bir çok hastalıkta patlama olması bekleniyor.
Pulse Clean tüm bu riskleri en aza indirme iddiasıyla çıkan ileri teknoloji bir Japon ürünü. Günlük hayatta karşılaşılan baş ağrısı, yorgunluk, stres, halsizlik ve daha birçok rahatsızlığın, çevremizde yer alan elektronik cihazların yaydığı radyasyon sonucu ortaya çıktığını bilinmekte. Pulse Clean 14 yıllık kalitesiyle bu soruna bilimsel çözüm getiren farklı bir ürün.
Birçok elektronik alete uygun farklı modelleri olan Pulse Clean yakında çocuklara ve bayanlara yönelik modellerini piyasaya sürecek. Çok özel bir üretim projesi olan ürünü farklı şekillerde üretmek uzun bir Ar-Ge süreci almış. Yeni modellerin etki gücü en az eskiler kadar güçlü.
Amerikan Buluşlar Kongresi'nden "En iyi buluş" ödülünü alan patentli ürün Pulse Clean'in, temiz kullanıldığı takdirde her hangi bir kullanım süresi yok.

29 Şubat 2012 Çarşamba

MWC 2012 : Windows 8 Tüketici Önizleme Sürümü indirmeye sunuldu

Microsoft'un uzun süredir merakla beklenen MWC 2012 basın toplantısı sona erdi ve belirtildiği gibi 29 Şubat tarihinde yerel saat ile 15.00'da Windows 8 Tüketici Önizleme Sürümü Microsoft'un sitesinden indirmeye sunuldu.
Microsoft'un yenilenen tasarım trendinin içine dahil olan Windows 8 işletim sistemi; Metro arayüzü, Live Tiles, Internet Explorer 10, Xbox Live entegrasyonu gibi çok sayıda özellik sunuyor.
Kurulum yapabilmek için en az 1GHz işlemci, 32-bit için 1GB RAM/16GB depolama alanı, 64-bit için 2GB RAM/20GB depolama alanı, WDDM 1.0 ile DirectX 9 ve 1024 x 768 ekran çözünürlüğü gerekiyor.
İstenirse Windows'un kurulum aracı ile yükleyebileceğiniz gibi ISO formatında indirerek de kurabilirsiniz. Yoğunluk nedeniyle sayfalar zaman zaman çevrimdışı kalabiliyor. Linkler:
İngilizce
64-bit (x64) (3.3 GB)
32-bit (x86) (2.5 GB)
Ürün anahtarı : DNJXJ-7XBW8-2378T-X22TX-BKG7J
Fransızca
64-bit (x64) (3.3 GB)
32-bit (x86) (2.5 GB)
Ürün anahtarı: DNJXJ-7XBW8-2378T-X22TX-BKG7J
German
64-bit (x64) (3.3 GB)
32-bit (x86) (2.5 GB)
Ürün anahtarı: DNJXJ-7XBW8-2378T-X22TX-BKG7J

Hackleyene 1 milyon dolar


Google, gelecek hafta düzenlenecek Pwn2Own siber korsanlık yarışmasında Chrome tarayıcısının güvenlik sistemini yıkabilecek hackerlara bir milyon dolar ödül vaat etti.

Google, Windows 7 ile çalışacak bilgisayarlar kullanacak siber korsanlara Chrome tarayıcısına verdikleri zararın derecesine göre 60, 40 ve 20 bin dolar verecek.
Google güvenlik ekibi, altıncısı düzenlenen yarışmada dağıtılacak ödüllerin, aynı dereceyi elde eden yarışmacılar için ikiye bölünmeyeceğini belirtti. 7 Mart’ta başlayacak yarışma, dağıtılan toplam ödül bir milyon doları bulana kadar devam edecek.
Pwn2Own’ungeçen yıl düzenlenen yarışmalarında, siber korsanlar Internet Explorer ve Safari tarayıcılarının tüm güvenlik duvarlarını yıkmayı başarmış ama Chrome’u alt edememişti. Yarışta siber korsanları teşvik edebilmek için birinciliğe verilecek ödülün 20 bin dolar artırılması da sonucu değiştirememişti.

Chrome, bugüne kadar Pwn2Own’da siber saldırılarla güvenliği tamamen çökertilemeyen tek tarayıcı olma özelliğini taşıyor. Yarışmacılar, Chrome’a karşı başarısızlıklarını Google’ın sandbox güvenlik sisteminin zorluğuna bağlıyor.
Google Chrome güvenlik ekibinden Chris Evans ve Justin Schuh, “Chrome’un geçmişte gösterdiği başarı bizi ne kadar mutlu etse de, bugüne kadar güvenlik duvarlarının aşılamaması Chrome’un anlaşılması ve geliştirilmesini de zorlaştırıyor... Güvenliğin aşılabilme olasılığını maksimize etmek için ödül miktarını bu yıl bir milyon dolara çıkardık” ifadesini kullandı.
Google’dan bir yetkili ise “Sandbox sistemini aşan bir siber korsan olursa bunu nasıl yaptığını kendisine saklaması çok iyi olur. Beyaz korsanlar internetteki açıkları bulmalı ve kapamalı. Amacımız interneti daha güvenli kılmak” dedi.
Google, geçtiğimiz yıl bazı yarışmacıların aldıkları dereceleri farklı göstererek fazla ödül almalarının anlaşılması üzerine bu yıl sponsorunu da değiştirdi.

28 Şubat 2012 Salı

MWC 2012 Dünyanın en küçük bilgisayarı FXI Cotton Candy

 
Akıllı telefonların giderek büyümeye başladığı son dönemlerde kişisel bilgisayarların da küçüldüğüne şahit oluyoruz. Raspberry firmasının 25$'lık Pi kişisel bilgisayarı bunun en iyi örneklerinden. Başka bir firma FXI ise uzun süredir üzerinde çalıştığı dünyanın en küçük kişisel bilgisayarını fuarda yeniden görücüye çıkardı.
FXI Cotton Candy modeli daha önce CES 2012 fuarında tanıtılmıştı. Ancak cihaz piyasaya sürülmeyi bekliyordu. Tasarımında bazı değişiklikler yapan FXI Tech firması nihayet satışa sunma kararı aldı.
Cotton Candy modeli 1.2GHz hızında çalışan çift çekirdekli ARM Cortex-A9 tabanlı işlemci, 1GB DRAM, microSD yuvası, Mali-400 grafik birimi, WiFi, Bluetooth 2.1, microUSB, USB 2.0 ve HDMI 2.1 özellikleri sunuyor ve 1080p videoları oynatabiliyor. İşletim sistemi olarak Android 2.3 veya Ubuntu tercih edilebiliyor. Sanallaştırma yoluyla farklı işletim sistemi çalıştırmak isteyenler için bir istemci de mevcut.
Daha önce tanıtılan versiyonda farklı bir renk ve kasa yapısına sahip olan Cotton Candy son haliyle beyaz renge ve ısıyı yayarak soğumaya yardımcı olan dirençli bir plastik kaplamaya sahip olmuş.
Küçük boyutlarına rağmen herhangi bir harici ekrana aktarabildiğiniz Cotton Candy, direk USB girişine takarak Windows veya Mac bilgisayarınız üzerinden içerisindeki işletim sistemine erişmenizi ve kullanmanızı sağlıyor.
Mart ayından sonra Android 4.0 opsiyonuna sahip versiyonlar da piyasada olacak. Mart ayı ortalarında tam sürücü desteği alacak Cotton Candy yine aynı dönemlerde 199$'dan piyasada olacak. Ön siparişler başlamış durumda. Raspberry Pi ile benzer özelliklere sahip Cotton Candy dünyanın en küçüğü olsa da en ucuzu ünvanını rakibine kaptırdı.
 

Ölümsüz canlıyı buldular


Nottingham Üniversitesi'nden bilimadamları, şaşırtıcı bir açıklamayla "sonsuza kadar" yaşayabilen organizmayı keşfettiklerini duyurdu!

Bilimadamları, hücrelerini hatta beynini bile sürekli yenileyebilen canlı türünün ölümsüzlüğe uzanan yoldaki anahtar olduğunu düşünüyorlar.
Yapılan araştırmalar sonucunda göllerde ve küçük su birikintilerinde yaşayan "planarya yassıkurtları"nın kendilerini sürekli yenileme yeteneğine sahip oldukları ortaya çıktı.

Yassıkurtlar, ikiye bölünseler bile kafa kısmı tekrar kuyruk kısmını oluşturabiliyor, daha da ilginci kuyruk kısmı da tekrar yeni bir kafa kısmı oluşturabiliyor.
Deneylerde yassıkurtların yirmiye bölündüğü, bunun bile yassıkurtları öldürmeye yetmediği ve kesilen parçalardan 20 yeni yassıkurtun geliştiği belirtiliyor.
Araştırmaları yapan Nottingham Üniversitesi bilimadamlarından araştırmacı Dr. Aziz Aboobaker tek bir yassıkurtu parçalara bölüp, kendilerini yenileme özelliğiyle tam 20 bin yassıkurt içeren devasa bir koloniye sahip olduklarını söylüyor ve ekliyor: "Benim görüşümce bu canlılar ölümsüz"

Yassıkurtların sinir hücrelerinden oluşan basit bir beyne sahip olduğu, bu hücrelerin canlının tüm vücudunda bulunan kök hücrelerce tekrar üretilebildiği, bu özellikleriyle de en ufak parçaların bile tam bir yassıkurta dönüşebilme kapasitesine sahip olduğu belirtiliyor.
Yapılan araştırmaların insanların yaşlandıklarında bile sağlıklı kalmalarına yardımcı olması umuluyor.

27 Şubat 2012 Pazartesi

Avatar filmi gerçek oluyor!


James Cameron'un 2009 yapımı Avatar filminden etkilenen Pentagon, bu bilim kurgu filmini gerçek yapmak istiyor. Sadece filmi için 235 Milyon dolar harcansa da, Pentagon projeyi 7 Milyon dolara mal edeceğini hesaplıyor.

Proje hakkında ilk açıklama Pentagon'un yüksek teknoloji araştırmalarını yöneten Darpa ekibinin sözcüsünden geldi: "Avatar projesi kapsamında askerler algoritmalar ve kullanıcı arayüzleri sayesinde robotlar ile etkileşim kurarak, aslında savaş alanında olmadan ülkeleri için savaşabilecekler."

Avatar projesinin asıl amacı askerlerin zarar görmeden en zor ve ölümcül görevleri bile başarıyla tamamlaması. Zaten Cameron, filminde bu fikri o kadar ustaca gösterdi ki, proje çok da olağan dışı bir şey gibi durmuyor. Ama konu fikri hayata geçirmek olduğunda, elbette bilim adamlarının işi pek kolay olmayacak.
Powered By Blogger

Bu Blogda Ara

Popüler Yayınlar