<data:blog.title/>

<data:blog.pageName/>-<data:blog.title/>









31 Mart 2012 Cumartesi

Windows 7'ye yasak mı geliyor!



Windows 7'nin de bir gün "satış yasağı" ile karşı karşıya kalacağı hiç aklınıza gelir miydi?

Yazılım devi Microsoft, Almanya sınırları içinde Windows 7 satışlarına engel konulmaması için Motorola'ya 300 milyon dolar teklif etti; ancak Motorola'nın Microsoft'a cevabı olumsuz oldu. Peki Microsoft'un Motorola'ya 300 milyon dolar teklif etmesinin sebebi neydi?
Olay tamamen Microsoft'un Windows 7 de dahil olmak üzere, pek çok ürününde H.264 video kodekini kullanmasıyla ilintili. Microsoft ve Motorola'nın 17 Nisan'da görülecek dava sonrası, ürünlerinde H.264 video standardını ve 802.11 WiFi standardını Almanya içinde dağıtmasına yasak getirilmesi söz konusu.
Eğer mahkeme Microsoft'un Motorola'nın patentini ihlal ettiğine hükmederse, Microsoft'un Alman pazarından çıkarılmasına kadar uzanan sonuçlar ortaya çıkabilir. İşte bu yüzden Microsoft, motorola ile anlaşmanın yollarını arıyor. Ama Motorola, henüz yazılım devine olumlu cevap vermiş değil...

Eski telefonlar servet kazandırıyor!




Dünyada teknolojinin hızlı ilerlemesi ve yeni cep telefonlarının piyasaya çıkması nedeniyle 100 milyonu Çin'de olmak üzere dünyada 400 milyon cep telefonu her yıl ıskartaya çıkıyor.

Halkın Günlüğü gazetesinin haberine göre, Çin'de 2020 yılına kadar bu rakamın 7 katına çıkabileceği tahmin ediliyor.
Cep telefonlarının içinde 0,01 oranında altın, yüzde 20 ila 25 arasında bakır yüzde 40 ila 50 arasında ise geri dönüştürülmüş plastik gibi küçük parçalar halinde değerli maddeler bulunuyor.
Yapılan bir araştırmaya göre 1 ton civarında ıskartaya çıkmış cep telefonundan 150 gram altın, 100 kilogram kadar bakır ve 3 kilogram kadar gümüş çıkabiliyor.
Haberde, Çin genelinde ıskartaya çıkan 100 milyon cep telefonunun ağırlığının 10 bin ton yaptığı, bundan da bin 500 kilogram altın, bir milyon kilogram bakır ve 30 bin kilogram gümüş elde edilebileceği vurgulandı.

Terminatör gözlüğü çok yakında geliyor!





“Terminatör” ve “Iron Man” filmlerinin gözlük teknolojisi, Google ile gerçeğe dönüşüyor.

“Artırılmış Gerçeklik” (AR) gözlüğü ile etrafınızdaki insanları sanal ortamdaki tüm bilgileriyle göreceksiniz. Karşınızdakinin beğendiğiniz kazağını, 3-5 saniyede sipariş edebileceksiniz
Akıllı cep telefonları ve ardından tablet bilgisayarlarla yavaş yavaş hayatımıza giren “Artırılmış Gerçeklik” (Augmented Reality, AR) uygulamalarının gözümüze girmesine az kaldı. Gelecek yıldan itibaren sokaklarda “Terminatör”ün gözlükleriyle dolaşmaya hazır olun. GPS, kamera ve internet bağlantısıyla ekran üzerinde “gerçek” ile “sanal” görüntüyü birleştiren “Artırılmış Gerçeklik” uygulaması, Google’ın yaklaşık bir yıldır üzerinde çalıştığı teknolojiyle artık gözlüklerle de kullanılabilecek.
200-600 DOLARA SATILACAK
Google’ın prototipini hazırladığı ve gelecek yıl 250 ile 600 dolar arasında bir fiyatla satışa çıkması beklenen “Artırılmış Gerçeklik Gözlüğü” (Augmented Reality Glasses) ile sokakta yürürken, etrafınıza online gözlükle bakacaksınız. Android işletim sistemi yüklü olan bu gözlükteki kamera ile elde edilen görüntüler, mobil uygulamalarla birleştirilip, ekran görevi gören gözlüğün camına yansıtılıyor. Bu sayede kullanıcı, etrafındaki nesneleri (ve insanları) sanal ortamdaki bilgileriyle eşzamanlı olarak görebiliyor.
ÖZELLİKLERİ NELER?
Android işletim sisteminin yanı sıra, Wi-Fi ve Bluetooth bağlantı, 1 GHz işlemci, 256 MB RAM ve 8 GB’lik dahili hafıza, Google Sanal Gözlüğü’nün ilk sızan teknik ayrıntıları arasında. Fotoğraf çekme, dahili flaşı ile gece çekimi, video ve ses kaydı, navigasyon cihazı ve MP3 oynatıcının cihazın diğer interaktif özellikleri arasında olması bekleniyor. AR gözlük, şirketler ve reklam pazarı için ise yepyeni bir mecra açacak. Bir kafede karşınızda oturan kişinin çok beğendiğiniz kazağı, bu gözlüğü kullanan için markasının ve fiyatının ne olduğu, bulunduğunuz noktaya en yakın hangi mağazada bulunduğu, taksit seçenekleri gibi ayrıntılarla görünecek.
ÖZEL YAŞAM KALMAYACAK
Reklam pazarını büyüteceği kesin olan bu gözlük yeni mahremiyet tartışmalarını da alevlendirecek. Örneğin, gizlilik ayarlarına dikkat etmeyen kullanıcılar, hiç tanımasalar bile bu gözlüğü kullananların karşısında “ad ve soyadları, e-posta adresleri, Facebook ve Twitter hesapları...” gibi bilgilerini açık etmiş olacaklar. Google’ın önümüzdeki yıllarda ticarileştirilmesi beklenen bu gözlüğü ile “Profilimi herkes görsün” diyen bir kişinin, en son attığı twit’e, sevdiği müziklere, en çok seyrettiği videolara ve hatta iş ve adres bilgilerine bile sokakta yürürken veya bir kafede otururken ulaşılabilecek.

30 Mart 2012 Cuma

Klasörlerinizi görünmez yapın!



Kişisel dosyalarınızı meraklı gözlerden saklamak istiyorsanız, onları gizlemeye ne dersiniz?
Bilgisayarınızı başkalarıyla paylaşıyorsanız veya özel dosyalarınızı gözlerden uzak bir yerde saklamak istiyorsanız, Windows'da bu dosyalarınızın bulunduğu klasörleri gizleyebilirsiniz.
Bir klasörü gizlemek tabi ki onu bulunamaz veya açılamaz bir hale getirmeyecektir ve iyi bir bilgisayar kullanıcısı tarafından rahatlıkla açılabilecektir. Bu durumda şifreleme gibi daha gelişmiş çözümlere başvurmalısınız. Ancak dosyalarınızı basit bir biçimde gizlemek, Windows 7'de oldukça kolay. İşte Windows 7'de klasör gizlemenin 3 farklı yolu.
1. Klasörleri gizleyin
Windows'daki bir işlev sayesinde dosyaları ve klasörleri rahatlıkla görünmez hale getirebilirsiniz.
- Öncelikle Windows Gezgini'ni açın ve Araçlar > Klasör seçenekleri...'ni seçin.
- Dosyalar ve Klasörler seçeneği altında "Gizli dosyaları, klasörleri ve sürücüleri gösterme" seçeneğini işaretleyin.
Bir klasörü gizlemek için şunları yapın:
- Gizlemek istediğiniz klasöre sağ tıklayın ve Özellikler'i seçin
- Genel sekmesinde Gizli seçeneğini işaretleyin.
- Gelişmiş düğmesine basın, arşivleme ve indeksleme seçeneklerindeki işareti kaldırın.
- Tamam'a tıklayın.
Gizli klasörünüze erişmek istediğinizde klasör seçeneklerine giderek gizli klasörleri görünür hale getirin. Daha kolay bir yol ise bir kısayol oluşturarak birkaç klasörü aynı anda gizleyip, görünür hale getirmek olabilir. Veya Free Hide Folder gibi ücretsiz bir araç yardımıyla seçtiğiniz klasörleri gizleyebilir ve gösterebilirsiniz.
2. Klasörleri görünmez yapın
Bu yöntemde klasörleri gizlemek yerine görünmez hale getiriyorsunuz. Böylece klasör seçeneklerine gitmenize gerek kalmıyor, ancak herhangi birisi görünmez klasörünüzü yanlışlıkla keşfedebilir.
Görünmez bir klasör yapmak için öncelikle klasör adını silmeniz, ardından klasör simgesini görünmez hale getirmeniz gerekiyor:
- klasörü seçin ve F2'ye basın
- ALT tuşunu basıl tutun ve sayısal tuş takımı ile 0160 yazın.
- Enter'a bastığınızda klasör isminin kaybolduğunu göreceksiniz.
Klasörün simgesini görünmez bir hale getirmek için:
- Klasöre sağ tıklayın ve Özellikler'i seçin
- Özelleştir sekmesine geçin ve Simge değiştir düğmesine basın.
- Varsayılan Windows 7 simge koleksiyonu içerisinde birkaç boş simge bulmanız mümkün. Bu simgeyi bulun ve Tamam'a tıklayın.
Görünmez klasör masaüstünüzde bulunuyorsa, onu ekranınızın sağ kenarına yakın yerleştirdiğinizden emin olun. Bu, simgenin tesadüfen bulunma ihtimalini düşürecektir. Örneğin CTRL+A tuşlarına basarak tüm simgeleri seçtiğinizde, görünmez klasörünüz de seçilecek ve görünür hale gelecektir.
3. My Lockbox ile gizleyin
My Lockbox adındaki araç ile klasörlerinizi kilitleyebilir ve gizleyebilirsiniz. Aracı ilk çalıştırdığınızda bir parola oluşturmanız gerekiyor. Ardından bir Lockbox klasörü atayabilirsiniz. Aracın ücretsiz sürümünde sadece bir klasörü kilitleyebiliyorsunuz, ancak klasörü istediğiniz zaman değiştirmeniz mümkün. My Lockbox, klasör seçenekleriniz gizli dosyaları gösterecek biçimde ayarlanmış olsa dahi klasörünüzü gizliyor.

Google imkansızı başardı!



Google tarafından geliştirilen akıllı araba ile ilk kez deneme sürüşü yapan görme engelli Steve Mahan yaşadığı tecrübe için “Şu ana kadar yaptığım en iyi yolculuk” dedi.
Santa Clara Valley Görme Engelliler Merkezi’nin başkanı olan Mahan, yüzde 95 görme engelli olması ve bu yüzden de araba kullanmasına imkansız gözüyle bakılmasına rağmen, Google' ın akıllı arabasını kullanarakgitmek istediği yerleri ziyaret ettikten sonra tekrar arabasına binip evine döndü. Eve dönüş yolunda ise araba kullanmaktan inanılmaz bir mutluluk duyduğunu belirten Mahan, önceden tek başına gidemediği yerlere gidebilmenin özgürlüğünü hissettiğini söyledi.
SÜRÜCÜLÜ OTOMOBİLLER TARİHE KARIŞIYOR
Bir süredir sürücüsüz otomobil teknolojisi geliştirdiği bilinen Google, 2008 yılında bu alanda çalışmalarına başlamıştı. Lazerler, kameralar, radar sensörleri ve GPS'ler sayesinde; kullanılan araç etrafındaki diğer arabalara, trafik işaretlerine ve hava durumuna göre hareket ederken, aynı zamanda aracı kullanan sürücü ellerini ve ayaklarını kullanmadan güvenli bir şekilde araba kullanmanın keyfini çıkarabiliyor.
Görme engelliler için ürettiği akıllı otomobil ile yaklaşık 350 bin km yol alındığını açıklayan Google’in dün yayınladığı videoda, teknolojinin kişilerin hayatındaki engelleri nasıl kaldırabileceği gösterildi. Amerikan Körler Konseyi’nin Devlet İşleri Bölümü’nde başkanlık yapan ve kendisi de bir görme engelli olan Eric Bridges; Google’ in sürücüsüz otomobilini kullandıktan sonra teknolojinin sadece engelliler için değil, engelli olmayan kişiler için de inanılmaz bir şekilde ilerlemekte olduğunu ve sürücüsü olmayan taksilere bineceğimiz günlerin çok uzak olmadığını vurguladı.

29 Mart 2012 Perşembe

Apple'ın 5 inçlik Retina ekranlı yeni cihazı 2013'de


iPhone'un ilk işareti 2001 yılında geldi; iPad nam-ı diğer Tablet Mac iddiası ise 2002 yılında. Her ikicihazın da satışa sunulmasından sonra Apple dünyasında bu denli beklenen bir cihaz olmadı; fakat anlaşılan şimdiye kadar. Çünkü Macotakara'nın son iddiasına göre Apple, 5 inçlik Retina Ekran'lı yeni bir cihaz üzerinde çalışıyor.
Macotakara'nın Çin'deki güvenilir kaynaklarına dayandırdığı haberine göre 5 inçlik Retina Ekran'ında 1600x960 ya da 1280x960 piksellik görüntü sağlayabilen bu cihazın 2013 yılında raflardaki yerini alması bekleniyor.
Bu cihazın ne olacağı konusunda ise tahmin yürüttüğümüzde ilk akla gelen şey büyük iPod Touch olabileceği yönünde. Ancak haberdeki çözünürlükler mevcut iOS cihazlarının çözünürlüklerinden çok daha farklı olduğu için bahsi geçen cihazın iOS'li olması güçleşiyor. Dolayısıyla daha detaylı yenibilgilere gelene kadar yorum yapmak zor görünüyor.


http://www.macotakara.jp/blog/index.php?ID=16145

Sonunda oyun da yaptılar!



BrowserQuest isimli bu HTML5 tarayıcı oyunu, kimsenin beklemediği bir yerden geliyor!
Aslında Mozilla ismi oyunlarla pek anılmaz. Fakat dün bu durum değişti. Firefox'un arkasındaki organizasyon, bugün tarayıcı tabanlı BrowserQuest oyununu yayınladı. BrowserQuest, Mozilla ve Little Workshop tarafından ortaklaşa bir çalışmayla meydana getirildi. Oyun, aslında bir yandan da JavaScriptleri kullanarak HTML5 tabanlı oyunların nasıl yapıldığını göstermek için hazırlandı.
Oynanışa gelecek olursak... Üstten görünüşlü 2B bir macera oyunu... Oyuncular eşya toplayabiliyor, dünyanın öbür ucuna seyahat edebiliyor, canavarlarla savaşabiliyor ve belirli görevleri yerine getiriyorlar. Aynı zamanda oyun, binlerce oyuncuyu bir arada oynatabilecek kapasiteye sahip.
Oyun, açık kaynaklı olduğu için, kaynak kodları GitHub.com sitesinden indirilebilir. WebSockets sunucu kodu da aynı şekilde indirilebilir durumda.
Mozilla, oyunun Firefox, Chrome ve Safari'de oynanabileceğini söylüyor (Internet Explorer'dan hiç söz etmiyor). Eğer WebSockets aktif edilirse Opera'da da oynanabiliyor. Ayrıca iOS bazlı iPhone, iPod ya da iPad'ler de ve Firefox çalıştıran Android tablet ve akılı telefonlarda da oynanabiliyor.
Elbette HTML5 tabanlı oyunlar çok yeni bir şey değil fakat işin içinde Mozilla olduğu zaman, durum ayrı bir önem kazanıyor.

GTA V ortaya çıkıyor!



GTA serisinin yeni oyunundan müthiş haberler var... İşte GTA V hakkında yeni detaylar...

İlk oyunundan itibaren farklı tarzıyla kitleleri kendine bağlayan Grand Theft Auto (GTA) serisinin beşinci oyunu hakkında, yapımcı firma Rockstar, ilk duyurunun ardından sessizliğe gömülmüştü. Şimdiyse detaylar ortaya çıkmaya başladı, heyecan da artmaya devam ediyor.
Bu seferki hikayenin baş kahramanı, tanıtım videosunda da daha önce gördüğümüz, İspanyol kökenli Albert De Silva. Kahramanımızın Kevin adında bir de oğlu var.
Yeni oyunun haritası, GTA IV'tekinden tam beş kat daha büyük. Bu büyük haritada daha rahat hareket edebilmek için artık kişisel jetlerimiz de olacak. Silahlara susturucu ve araçlara nitro gibi ek geliştirmeler eklenebilecek. Ayrıca silahlı kavgalar çok daha gerçekçi olacak; örneğin, hızlı bir arabanın içinde giderken hedef almak daha zor olacak.
Tıpkı gerçek hayatta olduğu gibi, oyunda da daha temkinli davranmak gerekecek. Çünkü halkın arasında rahatsız edici hareketler yapmak veya arabayla hız sınırını aşmak, polis tarafından 1 yıldızla aranmamız için yeterli sebepler olacak.
Çoklu oyuncu desteği ve oyunun çıkış tarihi

Artık polisler de daha donanımlı. Counter-Strike'dan bildiğimiz kurşun geçirmez kalkan ve flash bombaları, polislerin kullanacakları donanımlar arasında. Yani polisler, yeni oyunda bize daha güçlü direnecekler.
Özellikle İstanbullu'ların alışık olduğu, trafikteyken radyodan yol durumunu dinlemek ve mümkün mertebe boş yollardan gitmeye çalışmak artık GTA V'te de var. Farklı radyo istasyonlarında anlık trafik bilgileri sürekli olarak yayınlanacak.
Çoklu oyuncu modunda da ilginç detaylar var. 32 kişilik gangster grupları şehrin farklı bölgelerine hükmedebilecek. Mafya lideri, adamlarına farklı rütbeler ve görevler atayabilecek; böylece ekibini bir sonraki iş için hazır duruma getirebilecek. Bu işler ise basit hırsızlıklardan, askeri üs baskını gibi ağır görevlere kadar değişiklik gösterecek.
GTA V'in yayınlanma tarihi olarak Mayıs 2013 gösteriliyor fakat Rockstar'ın Haziran 2012'de yapılacak E3'e oynanabilir bir demo ile katılmayı planladığı da gelen bilgiler arasında.

28 Mart 2012 Çarşamba

Türk internet ekonomisi ne durumda?



G20 Ülkelerinde İnternet Ekonomisi isimli rapora göre Türk internet ekonomisi yıllık ortalama yüzde 17 oranında büyüyor.
    
Yönetim danışmanlığı firması The Boston Consulting Group (BCG) tarafından hazırlanan 4,2 Trilyon DolarlıkFırsat; G20 Ülkelerinde İnternet Ekonomisi isimli rapor, internetin küresel ve yerel etkileri konusunda şimdiyekadar yayınlanmış en geniş kapsamlı ve detaylı çalışma olma özelliğini taşıyor.
BCG raporuna göre, 2010 yılında G-20 ülkelerinde internet ekonomisinin toplam büyüklüğü 2,3 Trilyon Dolar ve bu rakam İtalya veya Brezilya ekonomilerinden daha büyük. BCG tahminlerine göre 2016 yılında dünyada 3 milyar internet kullanıcısı olacak ve G-20 ülkelerinde internet ekonomisinin toplam büyüklüğü 4,2 Trilyon Dolar'ı bulacak.
Raporla ilgili değerlendirmelerde bulunan BCG Türkiye Genel Müdürü ve Yönetici Ortağı Burak Tansan, Türk internet ekonomisinin yıllık ortalama %17 oranında büyüdüğünü belirtti. Türkiye’de internet ekonomisi üzerinden tüketiciler için doğan katma değerin, internet kullanımı için ödenen bedelin çok üstünde olduğunu belirten Tansan, Türk kullanıcıların interneti yoğun olarak sosyal medya, elektronik posta gönderimi, internet bankacılığı ve online alışveriş için kullandığını söyledi. BCG'ye göre, Türkiye'de internet kullanım alışkanlığının hızlı bir şekilde değişmesi, başta perakendecilik, bankacılık ve sigortacılık sektörleri olmak üzere, birçok sektördeki dinamiklerde önemli değişimleri beraberinde getirecek.
Raporda belirtilen Türkiye’de internet ve sosyal ağların kullanımı ile ilgili detaylar da oldukça dikkat çekici:
• Türkiye’de bugün yaklaşık 30 milyon internet kullanıcısı var.

• 16-74 yaş aralığındaki nüfusun yaklaşık %45’i internet kullanıyor ve bu oranın 2015 yılında yaklaşık %55’e ulaşması bekleniyor.

• İnterneti en çok kullananlar 18 – 24 ve 35 – 44 yaş aralığındakiler.

• İnternet kullanıcılarının %10’u cep telefonuna gelen kampanya kuponlarını değerlendiriyor.

• Kullanıcılıların %24’ü cep telefonuna gelen reklamlara tıklıyor ve %17’si cep telefonu aracılığı ile ödeme yapıyor.

• Türk internet kullanıcıları, internetten vazgeçmemek için çikolatadan (internet kullanıcılarının %66’sı), alkolden (internet kullanıcılarının % 74’ü), kahveden (internet kullanıcılarının % 65’i) ve hatta arabalarından (internet kullanıcılarının % 32’si) vazgeçebileceklerini belirtiyorlar.
• Arjantin’den sonra sosyal ağ kullanımı oranında dünyada 2. sırada yer alan Türkiye’de kullanıcıların %39’u iletişim, %22’si eğlence, %11’i iş, %9’u eğitim ve haber takibi, %4’ü yeni insanlarla tanışmak, %3’ü içerik paylaşmak için sosyal medyayı kullanıyorlar.
• Türk sosyal ağ kullanıcılarının %34’ü sosyal ağları yeni insanlar ile tanışmak için kullanırken, %58’i sosyal ağ içi link paylaşımı, %49’u sosyal ağ dışı link paylaşımı yapıyor, %38’i ise sosyal ağlara video yüklüyor.
Türkiye'de internetten araştırılarak alınan mal ve hizmetlerin değeri yılda 50 Milyar TL'yi geçiyor.
BCG raporuna göre, e-ticaret yolu ile internetten doğrudan alınan mal ve hizmetlerin değeri 2010 yılında yaklaşık 4 Milyar TL civarında. Ancak, bu rakam internetin gerçek etkisini göstermekten uzak çünkü internet kullanıcılarının %20’si alışveriş yapmadan önce fiyatları ve ürün özelliklerini internet kullanarak inceliyor. BCG'ye göre, bu etki de göz önünde bulundurulduğunda ortaya çıkan rakam internetin gerçek etkisini gösteriyor ve Türkiye'de internetten araştırılarak alınan mal ve hizmetlerin değeri yılda 50 Milyar TL'yi geçiyor.
BCG'ye göre, Türkiye'de reklam pastası içinde en hızlı büyüyen bölüm olan "online reklam" harcamalarının toplam reklam harcamaları içindeki payının da ciddi oranda artarak 2016 yılında %18'e ulaşması bekleniyor. Televizyon ve gazeteden sonra en çok reklam harcaması yapılan mecra olan internette 2016 yılında toplam 1,4 Milyar TL reklam harcaması yapılacağı öngörülüyor. Tansan'a göre, geçtiğimiz dönemde ağırlıklı olarak internet sitelerinde ilan verme yoluyla büyüyen online reklam pastası, bundan sonraki dönemde daha gelişmiş online reklam araçlarıyla büyümeye devam edecek.
İnterneti etkin kullanan şirketlerin performansı çok daha yüksek.
BCG tarafından 3 yıllık bir çalışma sonucunda hazırlanan 4.2 Trilyon Dolarlık Fırsat; G-20 Ülkelerinde İnternet Ekonomisi isimli rapor, 390’ı Türkiye’de bulunan ve dünya çapında toplam 5.600 KOBİ’yi kapsayan geniş kapsamlı araştırmanın sonuçlarını da içeriyor.
BCG raporunda, interneti satış/pazarlama, müşteri ve tedarikçi iletişimi için yüksek oranda kullanan Türk şirketlerinin son 3 yılda gelirlerini ortalama %17 oranında arttırmalarına rağmen, interneti daha az kullanan şirketlerin aynı dönemde gelirlerini sadece %11 oranında arttırabildiği belirtiliyor. İnterneti kullanmayan Türk şirketlerinin gelirlerinde ise gene aynı dönemde %8'lik bir düşüş gözlemleniyor. Bu noktadan yola çıkarak interneti sistematik ve etkin kullanan şirketlerin performansının belirgin olarak daha yüksek olduğunu söylemek mümkün.
İnternetin kendisine ait bir ekosisteminin olduğunun altını çizen Tansan, internetin yerelleşerek ülkelere özgü ekonomik, politik ve sosyal etkileri de yansıtmaya başladığını, dünyada artık internet ile birlikte büyümüş bir kuşak olduğunu ve bu jenerasyonun toplumların sosyal ve ticari eğilimlerini şekillendirebilecek bir gücesahip olduğunu sözlerine ekledi.

Tüm internet çökecek!



Anonymous interneti çökertecek!

31 Mart'ta web tarayıcınızı açtığınızda boş bir sayfa ile karşılaşırsanız, hiç şaşırmayın!


Hacker topluluğu Anonymous'un üyesi olduğu düşünülen bir grup hacker, bu kez bütün interneti çökertmeyi planlıyor.
31 Mart'ta "Operation Blackout" adı altında gerçekleştirilmesi planlalan eylem, grup tarafından Pastebin tarafından yayınlandı. Grup, bu amacına DNS dizinindeki 13 siteyi indirerek ulaşmayı planlıyor. Anonymous'un açıklamasına göre saldırının amacı, SOPA'ya güçlü bir mesaj vermek. Saldırı eğer başarıya ulaşırsa herkesi etkileyebilir ancak grup, amaçlarının bu olmadığını söylüyor.
Anonymous, bu saldırıyı DNS dizinlerine bir DDoS (hizmeti engelleme) saldırısı yaparak yerine getirmeyi düşünüyor. DNS sunucuları, kısaca domain isimlerini IP adreslerine çevirmekte kullanılıyor. Dolayısıyla DNS sistemi çalışmadığında, IP adresleri birçok kullanıcı tarafından bilinmediğinden herhangi bir web sitesine ulaşılamıyor ve web siteleri çökmüş gibi görünüyor.
Bu mesajın gerçek Anonymous'dan mı geldiğini, yoksa bir grup hacker'ın ortaya attığı bir iddiadan mı ibaret olduğunu şimdilik kestirmek zor. Ancak Anonymous bu saldırıyı başarıyla gerine getirirse, bunu hepimizin hissedeceği kesin.

27 Mart 2012 Salı

Netbook öldü, yaşasın Ultrabook!



İnternet, sosyal ağlar ve uygulamalar ile tablet bilgisayarlar Netbook'ları piyasadan sildi. Vitrine 1000-1500 $ arasında satılan Ultrabook serisi dizüstüler çıkıyor.
Dizüstü bilgisayarlardan daha hafif, daha kolay taşınabilen Netbook'lar ilk çıktığında performans olarak bekleneni veremese de basit internet ve ofis işlemleri için tatmin ediciydi. İnternet ve sosyal ağlar yaşam tarzı haline gelince tabletler netbookların pabucunu dama attı. Tabletlerin yükselişinde en büyük zararı netbooklar gördü. Satışları düştü.

Tablet piyasasına güçlü giriş yapamayan Intel, azalan pazar payını kurtaracak formülü Ultrabook'larda bulmaya çalışıyor. Tablet kadar hafif ama dizüstü bilgisayar kadar performanslı ve pil ömrü uzun bir cihaz ancak tüketiciye cazip geliyordu. Türkiye'de 1000 dolar ile bin 500 dolar aralığında satılacak olan Ultrabook serisi yaza doğru yerel markalarında rekabete katılmasıyla ucuzlaması bekleniyor. Acer, ASUS, HP, Lenovo, LG, Toshiba ve Samsung'un da aralarında bulunduğu birçok şirket yeni Ultrabook modellerini sergiliyor. İnce ve şık tasarımlarıyla gerçek bilişim deneyimi sunan yeni Ultrabook kategorisi ile sektöre kişisel bilgisayarın yeniden keşfedilmesinde liderlik ediyor. 4 ay önce pazara sunulan Ultrabook'lar tüketicilerden büyük ilgi gördü ve ekosistemin geniş desteğini aldı.

BAHARDA YENİ İŞLEMCİ

Acer, ASUS, HP, Lenovo, LG, Samsung ve Toshiba gibi şirketler tarafından sadece 8 ayda pazara 15 Ultrabook sunuldu. 2012 yılında 75 modelin kullanıcıyla buluşması bekleniyor. "Ivy Bridge" kod adlı 3. nesil Intel Core işlemciler Ultrabook kategorisinde yazdan itibaren kullanılacak. Ultrabook'lar Microsoft Windows 8 ile birleşerek daha güçlü oyuncu olmayı hedefliyor. Yani Intel, Microsoft ile elele vererek kazanmaya hazırlanıyor. SSD depolama aracı olarak öngörülüyor. Samsung bunun dışında hibrid tercih yaparak kapasiteyi öne çıkarmaya çalışıyor.

ULTRABOOK'U NASIL TANIRSINIZ?

Intel hafiflik ve inceliği destekleyecek yeni işlemci serisini Ultrabook adını verdiği platformlarla desteklemeye başlıyor. Intel ilk kez sadece platformu değil sistemin fiziki detaylarını da tanımlıyor. 13 ve 14 inç ekran boyutuna sahip Ultrabookların kalınlığı 18 ve 21 milimetreyi geçmemesi gerekiyor. Pil süresi 5 saatin altında olmaması uzun süreli kullanım için önem taşıyor. Ağırlığın ise 1.5 kiloyu aşmaması sürekli mobil kullananlar için en önemli detaylardan biri. Yine uyku modundaki bir Ultrabookun 7 saniyede açılması öngörülmüş. Ultrabook'larda sabit disk tercih edilmiyor.

APPLE MACBOOK AİR

Apple tablet devriminin kapısını iPad ile aralarken MacBook Air serisiyle Ultrabook ürününe de öncülük yaptı. Intel ve Microsof işbirliğinin hızlı açılma, hafiflik ve sessiz çalışma ihtiyaçlarına daha önce odaklandı. Sadece fan sesini ortadan kaldırmak için Apple büyük risk aldı.11 ve 13 inç iki modele sahip Air serisi oldukça sessiz çalışırken SSD disklerle depolama olanağı sunuyor. Apple iCloud servisi de depolama alanı kısıtlı bu tür mobil cihazlara fazladan yedekleme ve saklama olanağı sunuyor.

LENOVO THİNKPAD T430

Lenovo'nun ilk kez CES 2012'de görücüye çıkardığı bir diğer ürün ThinkPad T430u Ultrabook. Bu yılın en çok beklenen ürünleri listesinde ilk sıralarda yer alan ultrabook geçtiğimiz aylarda Lenovo'nun daha eknomik serisi olan IdeaPad'in gamında yer almıştı. ThinkPad ailesine de ThinkPad T430u Ultrabook geliyor.

TOSHİBA PORTEGE Z830


Toshiba Z830 serisi hem iş hem de eğlence için gereken performansı sağlamanın yanında daha uzun pil ömrü için geliştirilmiş güç yönetim sistemi bulunuyor. Toshiba bu uzun ömrü sürekli sunmak için prizmatik pil tasarımı ile pil ömrünün kısa sürede azalmasının önüne geçiyor. Ultrabook cihazları 128GB solid state sürücü ile bal peteği dokusuyla 76 santimdeki masadan düşse bile sağlamlığı ve etkin enerji tasarrufu sayesinde kullanıcıyı koruyor. Sınıfında bulunmayan en önemli farkı da klavyesindeki aydınlatma karanlıkta gözünüzü yormuyor.

ASUS ZENBOOK

İnceliği, metalik dış kaplaması ve kıvrımlı hatları ile dikkat çeken ASUS'un Ultrabook'u ZenBook farklı renkleri ile kendi içinde alternatif oluşturmaya devam ediyor. ZenBook, uyku modundan 2 saniyede çalışır duruma gelirken, 65 güne varan bekleme süresi ile şaşırtıcı görünüyor.

SAMSUNG 5 SERİSİ ULTRABOOK

Samsung 5 serisi Ultrabook'larla tüketicinin karşısına agresif fiyatlarla çıkıyor. Nisan ayında piyasaya çıkacak 5 serisinin en önemli farkı hibrid depolama kapasitesi. 13 inç modelde 500 GB, 14 inç modelde 1000 GB sabit diskli depolama olanağı sunuluyor. 16 GB SSD ise sistemin hızlı açılması gibi eksiklerini tamamlıyor. Ancak pil süresi konusunda dezavantaja da razı olmak gerekiyor. Samsung 9 serisi ile de farklı bir ürün sunuyor.

Bilim adamlarından 2020 uyarısı!



Aşırı soğuklar dünyayı dondururken, önümüzdeki 15 yılın güneş faaliyeti nedeniyle daha da soğuk geçmesi bekleniyor.
İngiliz Meteoroloji Dairesi ile East Anglia Üniversitesi'nin yayımladığı ortak araştırmaya göre, küresel ısınmanın yerini artık ''mini buzul çağı'' alıyor.

30 bin ayrı meteoroloji ölçüm istasyonundan gelen verilere dayanarak gerçekleştirilen çalışmada, dünyada hava sıcaklıklarının yükselmesinin, 1998 yılında durduğu bulgusuna ulaşıldı. Veriler, önümüzdeki 15 yılın güneş faaliyeti nedeniyle daha da soğuk geçeceğini ortaya koyuyor.
Bilim adamlarından 2020 uyarısı
Çevre ve Şehircilik Bakanlığının yayımladığı ''Çevre ve Şehir'' dergisinde yayımlanan makaleye göre, çalışmayı gerçekleştiren bilim adamları, güneşin faaliyetlerinde olağan dışı bir yavaşlama tespit ettiklerini ve bu durumun on yıllarca sürebileceğini açıkladı.
Bilim adamları, güneşin üzerindeki lekelerde belirgin bir azalma ve kutuplarına yakın bölgelerdeki faaliyetlerinde yavaşlama gözlemlediklerini belirterek, ''Bunlar yıldızımızın uzun bir sükunet dönemine girdiğinin işaretleri. 2020 yılında gerçekleşmesi beklenen bir sonraki güneş döngüsü daha geç yaşanabilir'' uyarısında bulundu.
Araştırmada dikkat çekilen başka bir konu da sera gazı emisyonlarının dünyada yarattığı tehlike. Buna göre, tropik ormanlarının iklim değişikliği nedeniyle kuraklığa uğraması, artan sera gazı emisyonlarının buzulları eritmesinden daha çok risk taşıyor.

26 Mart 2012 Pazartesi

Brezilya'da RFID yongası entegre giysiler ile öğrencilerin takip edilmesi amaçlanıyor




Gündelik hayatımızda pek çok hizmet için vazgeçilmez bir öneme sahip RFID teknolojileri Brezilya'da farklı bir amaç için kullanılmaya başlıyor.

Associated Press tarafından verilen bilgilere göre ilköğretim okulu öğrencilerinin önlüklerine eklenecek RFID yongaları ile izleme yapılması, bu sayede okuldan kaçtıklarında velilerine anında bilgi yollanması amaçlanıyor.

Vitoria da Conquista şehri eğitim sekreteri Coriolano Moraes, 213 okuldaki 25 000 öğrenciye hali hazırda sistemin uygulandığını ve takip işlemlerinin başladığını belirtti. 2013 yılnda 14 yaşına kadar olan 43 000 öğrenci bu programa dahil edilecek.

RFID yongası entegreli akıllı önlükler öğrenci okula girdiği anda bağlı olduğu bilgisayara bilgi gönderiyor ve ailesine de bir bilgilendirme mesajı gidiyor. Öğrenci okula geç kaldığında, hiç gelmediğinde veya geç kaldığında yine ailesi bilgilendiriliyor. Hafta bitiminde öğrencinin ne kadar geç kaldığı veya gelmediği de rapor halinde yine velilere iletiliyor.

Şehir yönetimi ilk etapta 670 000$'lık bir bütçe ayırdı. Kullanılan yongalar evcil hayvanlar için geliştirilmiş sistemlere oldukça benziyor, yıkanabiliyor ve ütülenebiliyor. Büyük ilgi gören sistem için Brezilya'nın diğer şehirlerinden de talepler gelmeye başlamış.

Pratikte işe yarayacak bir sistem gibi görünse de hak ve özgürlüklerin kısıtlanması ve bunun henüz ilkokul düzeyindeki çocuklarda başlamış olması tartışmalara sebep olabilir.  

Samsung’un yıldızları Galaxy Note ve Galaxy S2 ile, yüzlerce film bedava

Samsung’un başarılı akıllı cihazları Galaxy Note ve Galaxy S2; Warner Bros. arşivinden yüzlerce film, dizi ve çizgi filmi; ücretsiz olarak kullanıcılara sunuyor 

Mart 2012, İstanbul- Dünyanın lider cep telefonu üreticilerinden Samsung Electronics, Warner Bros. arşivlerinden yüzlerce içeriği Galaxy Note ve Galaxy S2 kullanıcılarıyla buluşturuyor. Samsung Galaxy Note ya da Galaxy S2 alan herkes; yüzlerce Warner Bros. içeriğini ücretsiz elde ediyor.
Google Play’de yer alan Samsung SMART Sinema uygulaması ile kullanıcılar; yüzlerce film, dizi ve çizgi filmi ile sınırsız eğlenceyi, maksimum taşınabilirlikte deneyimleme fırsatı elde ediyor. Warner Bros.’un yanı sıra, National Geographic’in güncel içeriğinin de sunulduğu Galaxy Note ve Galaxy S2, akıllı teknolojiyi zengin içerikle buluşturarak; üst düzey bir multimedya deneyimi sağlıyor. Tüm dünyada satış rekorları kıran Galaxy S2 ve şimdi de beyaz renk seçeneğiyle satışa sunulan, S Pen teknolojisiyle dikkat çeken Galaxy Note ile; nerede olursanız olun, istediğiniz her an birbirinden keyifli Warner Bros. içeriklerini izlemeniz mümkün. Kampanya hakkında daha detaylı bilgiye www.samsung.com.tradresinden ulaşılabilir.
Samsung Electronics Hakkında
Samsung Electronics, yarı iletken, telekomünikasyon, dijital medya ve dijital yakınsama teknolojileri sektörlerinin dünya çapında öncü şirketlerinden biridir. 2011 senesinde gerçekleştirdiği 143.1 milyar USD’lık konsolide satışları, dünya çapında 71 ülkede, 205 ofiste görev yapmakta olan yaklaşık 222.000 çalışanı ile şirket dokuz bağımsız ana iş biriminden oluşmaktadır: Görüntüleme Cihazları, Mobil İletişim, Telekomünikasyon Sistemleri, Dijital Cihazlar, BT Çözümleri, Dijital Görüntüleme Sistemleri, Sistem LSI ve LCD. Bir dizi ekonomik, çevresel ve sosyal kritere göre sektörde öncü olan performansı ile tanınan Samsung Electronics, Dow Jones Sürdürülebilirlik Endeksi 2011'de dünyanın en sürdürülebilir teknoloji şirketi oldu. Daha ayrıntılı bilgiye www.samsung.com ’dan ulaşılabilir.
www.facebook.com/SamsungTurkiye
http://twitter.com/#!/samsungturkiye

25 Mart 2012 Pazar

20 dakikada 50 milyar dolar gitti geldi




Dünyanın en değerli şirketi Apple’ın piyasa değeri, borsada şişman parmak (fat finger) olarak anılan yanlış bir tuşa basma nedeniyle bir dakika içinde 50 milyar dolar kaybetti ve yanlışlığın anlaşılması üzerine durum 20 dakikada düzeltildi.
542 dolara düştü

‘Şişman parmak’ nedeniyle Apple hisselerinin önceki gün yaklaşık yüzde 10 oranında değer kaybettiği olay şöyle gelişti: Şirketin BATS endeksinde işlem gören 598 dolarlık 100 hissesinin değeri, yanlış bir satışın ardından 542 dolara düşünce, değer kaybı yaklaşık 50 milyar doları buldu. Apple hisselerinde yaşanan anlık kaybın ardından, şirketin borsadaki tüm işlemleri durduruldu. Aradan geçen 20 dakikanın içinde, kaybın sistemde yaşanan bir yanlışlıktan kaynaklandığı anlaşılınca Apple hisseleri yeniden 598 dolara geri yükseldi.

Apple hisselerinin kısa sürede yeniden toparlanmasının ardından gelen açıklamada, şunlara yer verildi: “İsimleri A harfi ile başlayıp BF’ye kadar olan bütün hisseler tek bir arama motorundan yönetiliyor. İlk seansın açılmasından 9 dakika önce yayınladığımız uyarı mesajında da sembolleri ‘A’ ile ‘BF’ arasında olan bütün hisselerin incelendiği bilgisini vermiştik. Bu inceleme sırasında meydana gelen bir hata nedeniyle AAPL kısaltmasına sahip olan Apple hisselerindeki söz konusu kayıp gerçekleşmiştir.”
130 milyar dolar

Kasasında 100 milyar dolar nakit parası bulunan Apple’ın CEO’su Tim Cook, geçtiğimiz hafta Apple’ın yatırımcılarına üç yıl içinde 45 milyar dolarlık ödeme yapacağını taahhüt etti. Şirketin kurucu CEO’su Steve Jobs’un temettü dağıtımına karşı olan tutumundan farklı olarak, yatırımcılarını ödüllendirme yolunu seçen Cook’un bu adımı, şirketin kasasında daha fazla girdi yaratacak. Son 3 aydır yakaladığı büyüme ile değerini her hafta 1.23 milyar dolar artırıyor. Şirketin yakaladığı bu büyüme oranı ile 2012 yılı sonuna kadar kasasındaki paranın 130 milyar dolara ulaşması bekleniyor.
Üç ayda yüzde 37 prim yaptı

Yıl başından bu yana hisseleri yüzde 37 oranında değer kazanan Apple’ın piyasa değeri 600 milyar dolara kadar yükseldi.

Yatırımcılarına hisse başına 2.65 dolarlık temettü dağıtmaya hazırlanan şirket, 70.6 milyar dolarlık marka değeriyle dünyanın en değerli markası da oldu.

Uluslararası marka değerlendirme kuruluşu Brand Finance’in yaptığı marka araştırmasında dünyanın en değerli 500 markası arasında, geçen yıl 8’inci olan Apple, 2011’in en değerli markası Google’ı da geride bırakarak 2012 yılında dünyanın en değerli markası oldu.

2.7 milyon fotoğraflık Gök Atlas'ı




ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Ajansı (NASA), 14 yıl süren WISE projesinde elde edilen 2.7 milyon fotoğrafı bir araya getirerek dev bir “Gök Atlas”ı oluşturdu.

Keşif ve gözlem teleskobu olarak tasarlanan WISE (Geniş Alanlı Kızılötesi Araştırma), 1998 yılında başlayan bir projenin ürünü. 2009 yılında Dünya’nın yörüngesine ateşlendiğinden bu yana her 6 ayda yaklaşık 1,5 milyon fotoğraf çeken WISE, asteroitleri, ölü yıldızları, galaksileri ve evrenin geri kalanını inceliyor.
WISE projesinin en başından beri üyesi olan UCLA Üniversitesi’nden Edward Wright, oluşturulan Gök Atlas’ı hakkında, “WISE, 14 yıllık çabanın meyvesini astronomi dünyasına sundu” dedi. Wright ve meslektaşları, Gök Atlas’ının oluşturulmasına Nisan 2011’de başladı. Atlas'ta, 560 milyon yıldız, asteroit ve galaksi yer alıyor.
Her 11 saniyede bir fotoğraf çeken WISE’ın her karesi, Dolunay’ın üç katı kadar alan kapsıyor. Teleskobun bugüne kadar Dünya’ya gönderdiği veri miktarı ise tam 15 trilyon bayt.
California, Pasadena’daki Teknoloji Enstitüsü’nde kızıl ötesi fotoğrafların analizi ve depolanmasıyla görevli ekipte çalışan Roc Cutri, “WISE, evren hakkında büyük keşiflere imza atan Panteon’ların arasına katıldı” yorumunu yaptı.

                                                              WISE'ın görüntülediği Andromeda Galaksisi.

                                                                                          Cassiopeia takımyıldızı.

Windows'lu araba böyle olur!



Ford Mustang, Windows 8 ve Kinect birleşti ve...

Windows 8, Kinect ve Xbox, efsanevi Ford Mustang ile birleşti ve bakın ortaya ne çıktı...


West Coast Customs, bir Ford Mustang'ı Microsoft Kinect ve diğer Windows özellikleriyle birleştirmeyi başardı. Ortaya ise hayalleri süsleyecek bir otomobil çıktı.
Project Detroit adlı proje altında Microsoft ile beraber çalışan Kaliforniya'lı otomobil modifikasyoncuları, bir 1967 Mustang fastback gövdeye sahip bir 2012 Ford Mustang'a bir mavi aydınlatma eklediler. En ilgi çekici değişiklik ise otomobilin içinde yapıldı.
Viper SmartStart uygulaması ile bir Windows Phone yoluyla uzaktan bulunabilen ve kilitlenebilen aracın içine girdiğinizde gösterge paneli, sizi iyi bir şekilde karşılıyor: Yolcu tarafında yolcunun sürücüyü rahatsız etmeden Xbox oynaması, web'de dolaşması veya Bing maps ile en yakın restoranları bulması mümkün oluyor.
Ön camda bir heads-up ekrana sahip olan otomobil park edildiğinde, arka camı Xbox Kinect için bir ekran halini alıyor.

Aracın içerisinde yer alan özellikler, fazlası...

Aracın birçok yerinde sensörler yer alıyor. Kinect, otomobili park etmenize yardımcı olurken ön ve arka kameralar yayaları ve bisiklet binen sürücüleri gözetliyor. Herhangi bir sürücü sizi rahatsız ettiğinde ise, Windows Phone ile kaydettiğiniz bir sesi çalabiliyorsunuz ("yolumdan çekil") gibi.
Araçta WiFi, 4G hotspot, kişiselleştirilebilen klakson sesleri (!) gibi özellikler de bulunuyor. Ekranlarda hız, konum, RPM, yakıt seviyesi gibi bilgiler de bulunuyor ve bunlar, Windows Azure ile sağlanıyor.
Microsoft'un Project Detroit'i 25 Mart'ta tanıtması bekleniyor.
Microsoft'un hizmetleri ile donatılan modifiye Ford Mustang'ı aşağıda daha yakından görebilirsiniz!


24 Mart 2012 Cumartesi

Türkiye'ye Android müjdesi!





Eğer Android'li bir cep kullanıyorsanız bu müjde sizin için: Beklediğiniz gün sonunda geldi!

Türkiye'deki Android kullanıcıları için Android Market macerası nihayet mutlu sonla bitti. Artık bizler de, pek çok ülke gibi, Google Play üzerinden uygulama satın alabiliyoruz.
Bilindiği gibi, Türkiye'deki Android severler, başlangıçta Android Market'e hiç ulaşamıyordu. Daha sonra Market geldi ama bu kez de sadece ücretsiz uygulamaları görüp indirebiliyorduk. Google ve hükümetimiz arasındaki anlaşmazlık, bizleri uzun süre ücretli uygulamalardan mahrum bıraktı. Ama artık, ücretli uygulamalar bizlerin de hizmetinde. Her nedense bu değişiklik, sessiz sedasız bir biçimde hayata geçirildi. Ne Google'dan, ne de farklı bir resmi kaynaktan konu hakkında bir açıklama gelmiş değil.
Ücretli uygulamalar nasıl indiriliyor?

Yeni adı Google Play olan Android Market'ten ücretsiz uygulama indirmek oldukça kolay. Yine uygulamayı seçiyorsunuz, kur diyorsunuz ve izinleri onaylıyorsunuz. İşte bu noktada ödeme yapabilmeniz için kredi kartı bilgilerinizi girmeniz gerekiyor. Bilgileri girdiğinizde Google, hesabınıza bağlı bir Vallet hesabı açıyor ve uygulamanız inmeye başlıyor...

5’i 1 yerde koruma!





PC, Mac, tablet ve akıllı telefon tek bir pakette koruma altında…
Kaspersky Lab’in yeni ürünü Kaspersky ONE ile istediğiniz kombinasyonu yaparak hem sizin hem de sevdiklerinizin tüm teknolojik cihazlarını koruma altına alın…
Güvenli içerik ve tehdit yönetimi çözümleri lideri geliştiricilerinden Kaspersky Lab, birden çok dijital cihazın korunmasını sağlayan Kaspersky ONE’ın Türkiye’de online olarak 27 Aralık’ta, tüm teknoloji zincir mağazalarında ise 2 Nisan’da raflarda olacağını duyurdu. Kaspersky ONE, tek lisanlı bir çözüm olup kullanıcıların Windows tabanlı bilgisayarlarını, Mac’lerini, akıllı telefonlarını ve Android tabanlı  tabletlerini koruyor.
Kaspersky ONE ürününü Türkiye’de satın alan bir kullanıcı, 4 farklı korumadan 5 aktivasyon koduna sahip olabiliyor. Kullanıcılar, bu 5 farklı kodu farklı kombinasyonlar yaparak kullanabiliyor. Örneğin bir kullanıcı aynı korumadan 5 adet tercih edebilirken, bir diğer kullanıcı 2 PC, 1 tablet, 1 Mac ve 1 akıllı telefon koruma kombinasyonu yapabiliyor. Tüm kullanıcıların  kendi ihtiyacına göre belirleyebileceği bu kombinasyonlarla ister bir aile olun, ister üniversite öğrencisi, 5 farklı koruma sağlayan Kaspersky ONE ile hem siz hem de sevdikleriniz koruma altında.
Kaspersky ONE, Windows® veya Mac OS X®, akıllı telefonlar ve tabletlere yönelik koruma sağlıyor:
- Windows-bazlı PC’ler için kapsamlı internet koruması
- Mac’ler için kötü amaçlı yazılıma karşı ödüllü koruma
- Akıllı telefonlar  için siber tehditler ve çalınmaya karşı korunma teknolojisi
- Android-tabanlı tabletler için mobil kötü amaçlı yazılıma karşı gerekli korunma
Günümüzde eş zamanlı olarak pek çok kişisel cihaz kullanılıyor. Öyle ki bir laptop ve masaüstü bilgisayar, bir akıllı telefon ve tabletle eşleştirilebiliyor. Bu cihazlar farklı yazılım ve donanım platformlarına bağlı olabiliyor, ancak ortak olarak İnternet erişimleri var ve büyük miktarda kişisel veri barındırıyor. Bu da cihazları siber suçlara açık bir hale getiriyor. Kaspersky ONE ise her türlü cihazdaki bilgilerin korunmasını sağlıyor.
Kullanıcıların %49.7’si masaüstü, laptop ve akıllı telefon kullanıyor
Kaspersky Lab tarafından 20 farklı ülkenin katılımı ile yapılan araştırmanın Türkiye sonuçlarına göre  İnternet kullanıcılarının %42’si aynı zamanda akıllı telefonkullanıcısı. Araştırmaya katılanların %11.2’si ise önümüzdeki 12 ay içerisinde kesinlikle bir tablet bilgisayar almayı planlıyor. İki ve üzeri akıllı telefonu olan hanelerin yüzdesi 18.5 iken; akıllı telefonun yanı sıra iki farklı cihaza sahip olan hanelerin yüzdesi ise %12.9.
Tablet kullanıcılarının %46.5’inin (tabletlerinin yanı sıra) aynı zamanda masaüstü, laptop ve akıllı telefonları var. Bu kullanıcıların %29.1’inin ise masaüstü ve laptop cihazları. Akıllı telefon kullanıcılarının %49.7’sinin ise masaüstü ve laptopları; %25.9’unun ise laptopları var. Nüfusu 1 milyonu aşan şehirlerdeki masaüstü, laptop, akıllı telefon ve tablet kullanıcılarının oranı %1.3; birden fazla PC ve bir akıllı telefonu olan kullanıcıların oranı ise %11.8.
Uygulama için üyelik güncellemesi gerekmiyor
Kaspersky ONE’ın herhangi bir cihaz için kurulumu ve aktivasyonu, evrensel aktivasyon kodu kullanıldığından dolayı oldukça kolay. Her cihaza özgü uygulama için üyelik güncellemesi gerekmiyor bunun yerine kullanıcılar tek adımlı bir çözüm kullanıyor. Uygulama ve veri tabanı güncellemeleri ücretsiz ve kullanıcılar ürün tarafından hangi özel cihaz kombinasyonunun korunacağına karar verebiliyor.
Kaspersky Lab CEO’su ve kurucusu Eugene Kaspersky: “Bugünlerde kişisel bilgisayarlar kişisel bilgileri saklama konusundaki monopolü kaybetmişti. Ciddi orandaki hassas bilgiler akıllı telefon ve tabletlerde saklanıyordu. Bu da tüm dijital cihazlarınızı siber suça karşı korumanız için oldukça geçerli bir neden. Kaspersky ONE Universal Security ile tüm kişisel PC’ler, Mac’ler, akıllı telefonlar ve Android tabletler tek bir basit çözümle kolaylıkla korunabiliyor” dedi.

İnanılmaz sabit disk geliyor!





"İnanılmaz" sabit diskler geliyor!
Seagate'in yeni sabit diskleri bugüne dek hayranlıkla baktığınız veri canavarı diskleri unutturacak.

Eğer 3 TB'lık bir hard disk hayallerinizi süslüyorsa, Seagate'ten gelen "daha hiçbir şey görmediniz" açıklaması sizi çok heyecanlandıracak demektir. Ünlü hard disk üreticisi, kullanılacak yeni bir sistemle yakın geleckte hard diskleri 60 TB'a kadar büyütmeyi düşünüyor.
Seagate yeni ürettiği ısı destekli manyetik kayıt (HAMR) teknolojisiyle yarım inç başına 1 TB'a kadar veri kaydını mümkün kılıyor. Şu anda satın alabileceğimiz disklerde inç başına 620 GB kayıt ediliyor.
Masaüstü bilgisayarlarda 3,5 inç'e 3 TB kayıt mümkün; bu rakam dizüstü bilgisayarlarda ise 2,5 inç'e 1 TB olarak kabul ediliyor. Kullanılacak yeni HAMR teknolojisiyle 3,5 inç'e 6 TB, 2,5 inç'e ise 2 TB veri kaydı yapılabilecek.

23 Mart 2012 Cuma

FİFA 13'de TÜRKİYE LİGİ OLMASINI İSTİYORSANIZ Fifplay OY VERİN

Türkiye ligi olması için oy veriniz.Sitenin sağ köşesindedir oy kullanma yeri ve fifa 13'den beklentilerinizi yazabilirsiniz.

site:http://www.fifplay.com/fifa13/

İnsan beyninin inanılmaz hızı!





İnsan beyni çok hızlı çalışıyor. Beyin kelimeyi 50-80 milisaniyede algılıyor. 
Bilim adamları, insan beyninin kelimeleri algılama süresinin 50-80 milisaniye (1 saniye=1000 milisaniye) olduğunu bildirdi.

Sonuçları Nature dergisinde yayımlanan araştırmaya göre, kelime, ses dalgası olarak kulağa ulaştıktan 50 ile 80 milisaniye sonra beyin kelimeyi algılamış oluyor.
Araştırmada yer alan Berlin Hür Üniversitesi bilim adamlarından Friedemann Pulvermüller, davranış temelinde yapılan çok sayıda deneyin, insan beynindeki kelimeleri algılama sürecinin hızlı çalıştığına işaret ettiğini, ancak ilk kez fizyolojik olarak bu çalışma hızının ölçülebildiğini belirtti.
Bilim adamları, beynin bu alandaki algılama hızını ölçmek için magnetoensefalografi ve serpiştirilmiş kaynak lokalizasyonu yöntemini kullandı.
Magnetoensefalografiyle beynin çalışırken ürettiği en ufak manyetik alanlar ölçülebiliyor.

Google'ın yapamadığını yaptı!





Google'ın henüz vermediği hizmeti bu arama devi gerçeğe dönüştürdü! Fazlası da var...

23 Mart 2012 tarihinde Moskova'da Yandex merkezinde gerçekleştirilen basın toplantısında Yandex'in yeniservisleri tanıtıldı. Rusya pazarında lider olan ve geçtiğimiz yıl Türkiye'ye açılan firma artık kullanıcılara arama satırında ismini yazdıkları herhangi bir şarkıyı anında dinleme hizmeti sunuyor. 26 Mart 2012 tarihinde hizmete girecek olan serviste telif hakkı ödenmiş 170.000 Türkçe, 2,5 milyon yabancı şarkı bulunuyor. Yurt içi ve yurt dışı telif kuruluşları ile anlaşmalar yapan firma bu hizmetin içeriğini zamanla artıracağının da altını çiziyor.
Yerel lider
Rusya'da arama pazarının yüzde 60'ını elinde tutan Yandex 2011 yılı gelirini 622 milyon dolar olarak açıkladı. Firma 2012'de bu rakamı yüzde 40 artırmayı planlıyor. Yerel başarısını global pazarlara da yansıtmak isteyen firma adım adım diğer ülkelere de açılıyor. Türkiye pazarına hızlı bir giriş yapan Yandex agresif servisleri ile arama pastasından pay kazanmaya çalışıyor. Yandex kiril alfabesi kullanan ülkelerden sonra ilk defa Türkiye'de hizmete sunulmuştu.
Neden Türkiye?
35 milyon internet kullanıcısı ile büyük bir pazar olan Türkiye yüzde 68 hızla büyüyor ve şu anda 4 milyardan fazla Türkçe sayfa bulunuyor. Bu pazarın büyüklüğü ve vaat ettiği yeni ufuklar arama motoru savaşlarının Türkiye arenasında cereyan etmesine yol açıyor. Yandex'ten aldığımız bilgilere göre firma sadece Türkçe arama motoru için Türkiye'de 50 geliştirici, Rusya'da 100 geliştirici ile çalışıyor.
Yandex Türkiye'de şu anda web, resim, video ve haber arama, e-posta, trafik bilgisi, web master'lar için özel hizmetler, reklam ve farklı diller arasında çeviri hizmetleri sunuyor. Şu anda sitede arama yapan aylık tekil ziyaretçi sayısı 1,2 milyon civarında.

Türkiye Rusya'ya örnek oluyor
Rusya ve eski Sovyet cumhuriyetlerine ek olarak Türkiye'ye de açılan ve pazara hızlı bir giriş yapan Yandex bazı yeni servisleri, sayfa tasarımı vs. gibi hizmetleri önce Türkiye ana sayfasında test ediyor, daha sonra Rusya'ya açıyor.
Yakında sesli mobil arama da geliyor!
Yandex mobil platformlar, akıllı telefonlar için de bir mobil aram eklentisi sunuyor. Bu servisin şu anda geliştirilmekte olduğunun ve yeni bir android uygulaması üzerinde çalışmakta olduklarının da altını çizen firma yetkilileri Türkçe sesli arama sistemi üzerinde de çalıştıklarını ve yerli şirketlerle işbirliği yaparak yürümekte olduklarını belirtti.
Yandex dünyada global olarak arama yapıp arama sonuçları sunabilen üç arama motorundan biri. Firma standart aramaya ek olarak ülkelere özel arama ve bilgiverme seçenekleri de sunuyor. Örneğin Türkiye'deki Yandex arama motoru hizmetleri arasında web, resim, video vs. aramalarına ek olarak anlık Trafik aktivitesi, detaylı haritalar vs. gibi hizmetler var. Firma bugün bunlara müzik arama servisini de eklemiş olduğunu duyurdu.

Yandex'den Android'e de hediye var!

Yandex, Android üzerinde çalışan akıllı telefon ve tablet sahiplerine, Yandex.Shell adlı yeni ve ücretsiz işletim sistemi arayüzünü sundu. Söz konusu cihazlar için özel 3 boyutlu bir arayüz sağlayan Yandex.Shell, Yandex'in arama ve diğer servislerini de beraberinde getiriyor.
Yandex Türkiye Ülke Müdürü Alisher Hasanov, "SPB Software tarafından geliştirilen ve çok popüler bir ürün olan Shell ücretli olduğu dönemde bile Android Market'te kendi kategorisinde en yüksek puanı almıştı. 2011 Kasım ayında Yandex bünyesine katılan SPB ekibiyle beraber Yandex'in servislerini Shell'e dahil edip, ürünü ücretsiz olarak sunma kararı aldık. Shell, cihazınızın arayüzünü tamamen değiştiren, güzel görünümlü, kullanıcı dostu bir ürün" diyor.
Yandex.Shell sayesinde kullanıcılar, cihazlarına birbirine 3 boyutlu olarak bağlı, istedikleri sayıda masaüstü paneli (desktop) kurabilecek, üzerine widget, uygulama ve dosyaları istedikleri gibi yerleştirebilecekler. Halihazırda kurulu olarak gelen Yandex.Haberler veya Yandex.Hava Durumu gibi servisler sayesinde, Yandex.Shell üzerinden dünyadaki en son gelişmeler veya güncel hava durumu hakkında bilgiye ulaşılabilecek.
Yandex.Shell, Google Play üzerinden indirilebilir.

iPhone 5'in şifreleri çözülüyor!








Apple'ın merakla beklenen yeni iPhone'unun daha büyük ve net ekranı olacağı ve hazirandan sonra piyasaya çıkarılacağı iddia edildi.
Güney Kore medyasında yer alan habere göre, Apple, iPhone 5 modeli için 4,6 inçlik retina ekran kullanmayı kararlaştırdı ve tedarikçilerine bu yönde sipariş vermeye başladı.
The Maeil Business gazetesinin, Güney Koreli sanayici kaynaklara dayanarak verdiği haberinde, Amerikalı bilişim devi Apple'ın, yeni iPhone'u yılın ikinci çeyreğinden sonra piyasaya çıkarmaya hazırlandığı belirtildi.
Apple'ın iki büyük Koreli tedarikçisi LG Display ve Samsung Electronics Co ise haberle ilgili yorum yapmayı reddetti.
İlk kez 2007 yılında dokunmatik ekranlı özelliğiyle piyasaya çıkan iPhone satışları, Apple şirketinin toplam satışlarının yaklaşık yarısını oluşturuyor.
Apple'ın akıllı telefon sektöründeki en büyük rakibi Samsung da geçen nisanda piyasaya çıkardığı akıllı telefonlarının amiral gemisi Galaxy S II'de 4,3 inçlik OLEDekran kullanıyor.
Apple'ın geçen hafta piyasaya çıkardığı son iPad'lerde kullandığı yüksek çözünürlüklü ''retina ekran'' daha fazla piksellere sahip bulunuyor.
Apple son iPhone 4S'i geçen ekimde çıkarmıştı.
Powered By Blogger

Bu Blogda Ara

Popüler Yayınlar